Barışı sizinle olsun!
Sevgili çocuklarım, ben Meryem Ana'm, Barış Kraliçesi ve Kutsal Rosaryo'nun Hanımıyım. Sizi çok seviyorum ve hepinizi Gülensiz Kalbime almak istiyorum. Daha kutsal bir yaşam değişikliğine davet ediyorum. İmanınızı artırın. Her gün Rabbin size iman hediyasını vermesini dileyin.
İman, Tanrı'nın bütün çocuklarına verilen bir Hediye'dir. Dua et, dua et ve İsa'dan imanıza güç kazandırmasını isteyin. Çok fazla günahkârlar için dua edin. Dönüşünüzü yapın. Ölüm geçiren kardeşlerinizi hatırlayın. Ölülerinizden bahsedip onları adına kurbanlar sunun, çünkü çok sayıda ihtiyacı olan ruh var ve sizin dualarınızla arafdan çıkmasını bekliyorlar.
Dua edin ve dönüşünüzü yapın. Kutsal Mesajlarımı yaşayın. Onlar, kalbinizden derinden yaşamak için mesajlardır. Benim sizinle konuştuklarıma ciddi bakın, çünkü bir gün bunların hepsi sona erecek ve benim sözlerimin kalblerinizin en derin yerlerinde kaldığını istiyorum. Hepsini kutsarım: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adına. Amen. Yakında görüşürüz!
Barış Kraliçesi bana içten bir ışıkla anlattı ki, arafta olan ruhlar için dua etmemiz gerektiğini asla unutmamalıyız, çünkü orada çok sayıda akrabamız ve arkadaşımız var ama farketmiyoruz. Bir kişi veya akraba öldüğünde birçok kişi "Endişelenme, o iyi ve cennete gitti!" diye söylüyorlar. Ama bu konuda oldukça yanlış bir şeyler söyleyebiliyorlar, çünkü tam olarak böyle değildir. Yaşamdan ayrılan biri için çok fazla dua edilmelidir, çünkü onun günahları ve ruhunda yaşattığı kusurların ne olduğunu bilmiyoruz. Bazıları ebediyen cehennemin ateşi içinde acı çekmek üzere cezalandırılırken, diğerleri arafta uzun yıllar kalmak için tutuluyorlar. Barış Kraliçesi bana anlattı ki, araftaki en küçük acı da dünyadakilerden her şeyin bir anda aynı zamanda bizi etkileyen en büyük acının gibi. Ve arafta geçen bir gün de bizim zamanımızda bin yılın gibidir, ama hala bu gerçekten çok daha büyüktür çünkü cehennem ve arafta yaşanan acıları açıklamak için sözler yoktur. Burada yazdığım sadece bu konuyla ilgili minimal açıklamalardır.