İsa şöyle dedi: “Halkım, bir görüntüde bu küçük cam vitrini gibi bir cam sergisi olduğunda, en güzel eşyalarınızı göstermek istiyorsunuz. Öyleyse hayatınızda da başarı öykülerinizi göstermek ve bunlara kişisel olarak kredi almak istiyorsunuz. Başarısızlıklarınız ve günahlarınızı görüntülemek veya bile konuşmak istemiyor, hatta bilindiğinde onlar için bahane buluyor sunuz. Her ruhun her şeyini tam aydınlatma altında görebiliyorum, hem iyiyi hem de kötüyü. Kalbinizdeki niyetlere göre hayatınızı yargılıyorum. Sizin olan her şey, benden bol lütuf ve berkatlarımdan size verilmiş bir hediyedir. Bu yüzden başarılarınızda tüm şöhreti benimle paylaşmalısınız, sadece kendiniz için değil. Ün kazanmak amacıyla çalışmanız gerekmez, bunun yerine bütün şöhreti bana vermek için çalışmaya istekli olmalısınız. Her şeyiniz, daha büyük bir şöhrat için olmalıdır. Böylece tevazunuz gerçek olacak ve kendinizi övmüyor olacaksınız.” (2 Kor 10:17) ‘Ama kimsesini övense, Rabbe övensin.’ (Ef 2:8,9) ‘Çünkü lütuf ile kurtulduğunuz; bu da sizin için değil, Tanrı'nın hediyisidir; herhangi bir işinin sonucu değildir ki kimsenin övünmesi olsun.’